TÜRKİYEDE PİREZİDENT SAVAŞI HIZLANDI
Pr.Dr. Yahya Taşdelen
ANKARA
Bu mücadele, öylesine kızıştı ki, adeta bir dahili savaşa dönüştü. Bu savaş, rakipler arasında normal bir mücadelenin haricinde kıran-kırana devam etmektedir ve bu siyasi mücadele, zaman zaman bir tiyatro gibi sahnelenmektedir. Iktidarın namizedi, devletin bütün güçünü, ordusunu, polis kuvvetlerini, adliyeyi, ulaştırma-nakliye gücü ile beraber, bütün maddi ve manevi kaynakları emri altına alarak, prezident ola bilmek için, her türlü çareye baş vurmaktadır.
Ayrıca, mezhepçilik yaparak,dindar zümreyi de yandaş yapmayı hızlandırmıştır.İktidarın namzedi, baş nazır Tayyip Erdoğan zaten emrindeki örtülü ödeneyi, gizli ödeneyi istediyi gibi yandaşların ve yaltakçılarına paylıyarak ,korkusuzca kanun benim diyerek, propogandasını yapmanın insafsızca zevkini çıkarmaktadır. Bu dinci baş nazırın karşısınada, iki büyük siyasi parti – CHP ve MHP tarafından isabetsizce tespit edilerek çıkarılan namzed ise, sadece “ilim adamı” vasfını taşımaktadır.
Bu karun gibi zengin namzed ile, bir fukara-fakir namized mücadelelerini aparmaktadırlar. Bütün dünya bunu, Tayyip Erdoğanın kazanması için oynadığı absürd tiyatroya gülmekte ve sahte bir alkış tufanı koparmaktadırlar. Bütün bunlara rağmen, Tayyip Erdoğan biliyor ki, bu savaşı kaybederse, kendisinden, ailesinden ve sülalesinden, devletin çalınan servetinin ve zenginliyinin hesabı mutlaka sorulacaktır.
Türkiyede oynanan bu siyasi komedyayı bizzat yerinde görmek için, dünyanın dört bir tarafından, gerçekçi matbuat mensupları akın-akın gelmektedirler. Türkiyedeki bu prezident seçkileri, Azerbaycandakına hiç benzememektedir. Çünkü sahtekarlarla, namusluların, zengin ile fakirin savaşını, tiyatrosunu görmenin zevkini matbuat yaşamak istemektedir.
Böyle seçki olurmu? Antidemokratik, antiinsani ve antivicdani seçkinin adı şimdiden konmuştur – cehaletin, zorla kültüre galebe çalmasıdır…
Son söz: Inşallah prezident Ilham Aliyev, mezhepçilik yapip, halk düşmanı olmayacaktır.
