Bu nasıl Parlamentodur, Allah aşkına?!

Pr.Dr.Yahya Taşdelen

Parlamentodaki siyasal ve sosyal entrikalar prezidenti hedef almıştır…

“Parlamento” kelimesi aslında italyancadır. Dünya kurulalı parlamentolar siyasi ve hukuki olarak büyük bir hassasiyetle varlıklarını devam ettirmektedirler. Parlamentoların ayrı bir namusu, ayrı bir yüceliyi ve mesuliyeti vardır. Malumdur ki, parlamento halkımızın reyleri-sesleriyle seçilen karekterli insanların temsil ettiyi yüce bir mevki ve makamdır… Halk adına adalet ve hukuk için demokratik Anayasayı ve demokratik kanunları, insan hak ve özgürlükleri paralelinde hazırlamak onun kutsal görevidir. Yani parlamento, devletin ve milletin namusu, şerefi ve haysiyeti olduğu gibi, milli iradenin tecellisi için en rasyonel görevi yapmak onun vatan görevidir… Parlamentonun kendisi de bizzat Anayasaya uymaya mecburdur. Hiçbir zaman “astığı astık”, “kestiyi kestik” deyildir. Parlamento bir şirket gibi, bir ticarethane gibi çalışamaz.

Ama bizim Azerbaycandaki parlamentomuz bir “Aşura çorbası” gibi, her kafadan bozuk akortsuz sesin çıktığı, siyasal entrikaların çarpıştığı ucube bir kuruluş manzarasını ortaya koymaktadır. Ben dünyayı gezdim, parlamentar sistemleri araştırdım, Azerbaycandaki gibi bir parlamentoya sahip olan başka bir ülke görmedim. Kimin ne yaptığı, kimin hangi siyasi ideolojiyi temsil ettiyi belli deyildir.

PKK-lısı, yahudisi, ermenisi, kürtçüsü, dincisi, yaltakçısı, rüşvetxoru, fethullahçısı ve talışçısı ve daha bir çok zengini, vurguncusu, mevki ve makam görgüsüzü, sahte harici nümayendesi ve çağdışı anlayışı bünyesinde toplamıştır. Bir parlamento düşünün ki, işleyeni mağdur, çalışanı daha mağdur, emeklisi aç, üniversite hocaları finans kifayetsizliyinden ilim yapamıyor ve yüksek tahsil yapmış olanlar 200-400 manat maaşa mahkum edilmiş bir ülkenin, 70-80 yaşındaki kadınları, eski sovyetteki gibi küçelerde süpürgeçilik yaparken, bizim aklını pendir ekmekle yemiş akılsız parlamenterimiz Hacca 26 defa gittiyini utanmadan, arlanmadan söylemektedir… Bir diger millet vekili de, öğretmenlerin ikinci bir geçim kaynağı temin edebilmeleri için fehlelik yapmalarını teklif etmektedir. Çağdaş ülkelerde böyle bir parlamentonun teşkili mümkün görülememektedir. Bizim parlamento güçsüzler yurdu, dinlenme sanatoryumu, şakşakçı bir tiyatro olmuştur. Orada siyasal ve sosyal entrikalar prezidenti hedef almıştır. Bütün bunlar içindir ki, vatandaşlarımızın büyük bir kısmı parlamentoyu yok saymaktadırlar.